tiek... tiek... Turks
4 vertalingen
| Vertaling | Context | Audio |
|---|---|---|
|
gebruikelijk
🇹🇷 Tıpkı... tıpkı... gibi hissediyorum.
🇹🇷 I feel just like... just like....
🇹🇷 Tıkandım, tıkandım...
🇹🇷 I'm stuck, stuck...
|
dagelijks gebruik | |
|
gebruikelijk
🇹🇷 İşler tık... tık... ilerliyor.
🇹🇷 Things are moving slow... slow....
🇹🇷 Tık tık, kapı açıldı.
🇹🇷 Click click, the door opened.
|
spreektaal | |
|
gebruikelijk
🇹🇷 Düşünceler tık... tık... birbirine karıştı.
🇹🇷 Thoughts kept mixing... mixing... in my mind.
🇹🇷 Sesler tık... tık... birbirine karıştı.
🇹🇷 The sounds kept blending together.
|
informeel | |
|
zeldzaam
🇹🇷 Gözlerim tık... tık... yaşlarla doldu.
🇹🇷 My eyes filled with tears, pouring out slowly.
🇹🇷 Düşünceler tık... tık... akıp gitti.
🇹🇷 Thoughts flowed out gradually.
|
literair |